- Konya Diyanet-Sen - https://www.konyadiyanetsen.org.tr -

Antalya’da Yapılan İlçe Müftüleri Kongresinde Neler Konuşuldu

antalyaseminer.2 [1]

Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğünün İlçe Müftüleri Kongresi 29 Aralık Cumartesi Günü saat 18:00’da sona erdi. Antalya’nın Manavgat ilçesindeki ‘Silence Beach Hotel’ de gerçekleştirildi.

Program sonunda düzenlenen vedalaşmada duygusal anlar yaşandı. Diyanet işleri Başkan yardımcısı Ekrem Keleş, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğüne Prof. Dr. Ali Erbaş, 81 ilden 844 ilçe müftüleri ve diğer Diyanet İşleri Başkanlığı yetkilileri katıldı.

İlçe müftüleri, Manavgat ‘Silence Beach Hotelinde, neler konuştu? 

Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Antalya Manavgat İlçesi ‘Silence Beach Hotelinde, Ülke genelinden 840 ilçe müftüsünün ilk kez bir araya geldi. Pazar Günü İlçe Müftüleri görev yerlerine Çantaları dolu olarak döndüler Forumunda yazan üyeler ise,

-“Müftülerden haksızlık yapanların gözünün yaşına bakmayacağız”,
– “personelini haksız yere görevlendirme ile sürekli gönderen, personele takıntı yapan, odasına girdiklerinde adam yerine koymayan, 50-60 km öteden gelen bir personelini bırakın halini hatırını sormayı, kapıdan “haa, ne vardı” deyip sonra gönderen bir müftü, derhal doğudan yer beğensin”,

– “nakil sınavlarında, milletvekilinden gelen telefonları dikkate almayacaksınız” ,
– “umre için, bugüne kadar hiç gitmemiş arkadaşları da dikkate alacaksınız”  gibi sözlerin basına yansıması gerektiğini belirtiyor.

Ayrıca, Manavgat’taki kulislerde konuşulan Üst düzey yöneticilerin görev yerleri değişeceği gelen bilgiler arasında…

“İlçe Müftüleri Atamalardan Rahatsız”

Yaz Aylarında Diyanet işleri Başkanlığı yeniden yapılanmaya girmiş ve bu doğrultuda daha önce il müftülerinin bir kısmı rotasyona tabi tutulmuştu. Bundan sonra ki atamalarda da bilhassa Büyükşehir il müftülüklerine akademisyen müftülerin atanmaya devam edileceği sinyalleri verilmiş idi, Ancak Manavgat’taki Kongresinde İlçe Müftüleri, İl Müftülerine akademisyenlerin atanmasından çok rahatsız oldukları, eğer ille de Akademisyenlerden atanacaksa ilk önce Hakkâri ve Tuncel’inden başlanması gerektiği “ şeklinde rahatsızlıklarını dile getirdiler.

Diyanet İşleri Başkanlığı 25 Aralık 2012 itibariyle Türkiye’deki ilçe müftülerini Antalya’da topladı. Toplam 5 gün boyunca süren seminer sonrasında basına sadece şu detay yansıdı: “DİB Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar, DİB’in yeni yılda Marmara, Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde tarihi turistik yapı, camilerin ve dini bilgilendirme için Batı dilleri ve Arapça bilen 250 cami rehberi atayacakları bildirdi”….

Diyanet İşleri Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Necdet Subaşı, ilçe müftülerine anketten çıkan sonuçlar hakkında bazı bilgiler verdi. Diyanet İşleri Başkanlığı Personel Memnuniyet Araştırması’na merkez teşkilatından 585, taşra teşkilatından 2 bin 688 personelin katıldığını ifade eden Subaşı, “Bu çalışmalar için bizim kurumumuzu MR’ı diyebiliriz. Bu araştırmayı yapan kurumu ve sonuçlarını doğru ve tutarlı buluyoruz” dedi.

Başkanlığın yaptırdığı anketlerde personelin memnuniyet oranının 2008’de yüzde 24, 2009’da yüzde 22, 2010’da yüzde 21 olduğunu belirten Başkan Subaşı, “Toplamda taşra teşkilatı memnuniyet oranı yüzde 61 iken merkez teşkilatında bu oran yüzde 30’a gerilemektedir” dedi. Başkan Subaşı personel memnuniyet anketiyle ilgili paylaştığı verilerde ilçe müftülerine şu bilgileri verdi:

“Kurum için atamalarda merkezde çalışanlar siyaset var oranı yüzde 37, hayır yok 37. Taşrada ise yüzde 31’i atamalarda siyasi görüşe önem verildiğini düşünürken, yüzde 38’i bunun dikkate alınmadığına inanmaktadır. İzinlerin rahat kullanılması konusunda merkezde bir problem görülmezken taşrada ise yüzde 50’ye düşmektedir. Hizmet içi eğitimlerle ilgili memnuniyet ortalaması merkezde yüzde 20 taşrada yüzde 55’tir”

“VATANDAŞ KENDİNİ DİNDAR GÖRÜYOR”

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın vatandaş memnuniyet anketinden bazı bilgileri de ilçe müftüleriyle paylaşan Strateji Geliştirme Başkanı Necdet Subaşı, “Bu ankette de 26 ilde 2 bin 712 kişiye kendi adreslerinde uygulanmış İstatistik kurumunda katkı alınmış 8 bölüm başlığı altında 47 soru ki toplamda 100’e ulaşıyor” dedi.

Anketten elde edilen verilerin ilçe müftülerinin sahadaki gözlemleriyle ne kadar örtüştüğü konusunda alınan görüşlerinin önemli olduğunu dile getiren Başkan Subaşı, “Türkiye’nin yüzde 72.1’i kendini çok dindar veya dindar hissediyor. Yüzde 92.2’si dini bilgisinin çok iyi, iyi veya orta seviyede olduğu söylemektedir. Burada bir sosyolojik analiz yapayım. Bu toplumun kendini nasıl dindar saydığına da kafa yormak lazım. Dindarlık olgusu, dindarlık algısı müftülerin zihninde nasıl oluşuyor, halkta nasıl oluşuyor?” dedi.

DİYANET TOPLUMUN BARIŞINI KORUYOR

Vatandaşların yüzde 95.9’luk bir bölümünün Diyanet İşleri Başkanı’nı ilmi seviyesi yüksek bir din bilgini olduğunu belirttiğini kaydeden Başkan Subaşı, katılımcılara anketle ortaya konulan bilgiler hakkında şunları söyledi:
“Diyanet İşleri Başkanlığı’nın imajının ölçülmesine geldiğimizde ankete katılanların yüzde 91.4 Diyanet İşleri Başkanlığı’nın toplumun barış ve huzurunun kuruyan bir kurum olduğunu düşünüyor. Yüzde 92.1’i diyanet hizmet birimlerinde insanların misafirperverlikle ve samimi bir şekilde karşılandığını, yüzde 82.3 Diyanet İşleri Başkanlığı’nın siyaset üstü bir kurum olduğunu, yüzde 91.7 Diyanet İşleri Başkanlığı ile toplumdaki dini kurumlar arsındaki ilişki geliştiğini ifade ediyor.”

HAC ORGANİZASYONLARI BAŞARILI

Ankete katılanların yüzde 39.8’i Hac kuralarının adil ve tarafsız bir şekilde çekildiğine inandığını belirtiyor. Yüzde 21.8’lik bir kitle ise Hac kuralarında tarafsız davranılmadığını ve bir takım kaymaların olabileceğini düşündüklerini belirtiyor. Vatandaşların yüzde 75.8’i Hac konusunda yüzde 78’i de Umre organizasyonunda Diyanet işleri Başkanlığı’nı başarılı veya çok başarılı buluyor.

Anketi cevaplandıranların Yüzde 17.4’ü Diyanet İşleri Başkanlığı’nın web sitesini ziyaret ettiklerini, yüzde 76.5’i ise etmediklerini belirtmişlerdir. Başkanlığı basın yayından takip edenlerin oranı yüzde 12″

DİYANET MENSUPLARI KARDEŞLER TOPLULUĞUDUR

Toplantıda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, toplantıya katılanları kardeşler topluluğu olarak nitelendirerek, “Kurumsal kimliğimizden önce Diyanet ailesi ve aidiyetinden de önce burada bulunan topluluk bir kardeşler topluluğu. Ancak o zaman güçlü bağlarla birbirine bağlı bir kardeşler topluluğu olunca ülkemize milletimize alemi İslam’a ve bütün insanlığa hizmet edebiliriz diye düşünüyorum” dedi. İl müftüleri ile her 6 ayda bir toplantı yaptıklarını ancak ilçe müftüleri son olarak 3’lü grup olarak ayrı ayrı yerlerde toplantı yaptıklarını ancak yaptıkları en son toplantının tarihini dahi hatırlayamadığını belirten Başkan Görmez, “Bu gecikmelerimizden dolayı lütfen kusura bakmayın Bu sebeple Strateji Başkanlığımızın yaptırdığı bir araştırmayla başlattım bu toplantıyı. Size kabaca sunduğu koca 2 kitap olarak neredeyse 1 yıldır üzerinde çalışılan bu araştırma pek çok açıdan önem arz ediyor. Benim açımdan şu öneme haiz: biz kendimizi sorgulamış olarak huzurunuza geldik” diye konuştu.

“ANKETTEN ÖNEMLİ DERSLER ÇIKARILMALI”

Anketten, hem merkez teşkilatı hem de taşra teşkilatında görevli imama kadar herkesin çıkarılacağı çok önemli derslerin olduğunu belirten Başkan Görmez, “Bu araştırma bir önceki araştırmalara benzemiyor. Bir önceki araştırmaların tamamında strateji dairemiz doğrudan din görevli arkadaşlarımızı, onlar marifetiyle sorularımızı, hem görevlilerimize, hem de topluma sorduk. Bu sefer doğrudan Gazi Üniversitesi’yle bağımsız bir araştırma şirketiyle TUİK’in verdiği adreslere hiç birisini bizatihi belirlemeden TUİK’in verdiği adreslere doğrudan sorularak bir araştırma yapıldı” dedi.

“TEŞKİLATA YÖNELİK ADALET DUYGUSUNDA ZEDELENME OLMAMALIDIR”

Anketten pek çok olumlu sonucun çıktığını ve kendilerinin buna çok sevindiklerini ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “Onlardan bir tanesi beni şahsen bu araştırma da beni en çok üzen noktalardan bir tanesi yüzümüzü ağartan bizi çok memnun eden noktalar var ama hepimizi mahcup eden hepimizi üzen çok önemli hususlardan bir tanesi teşkilattaki adalet duygusu. 1’ncisi bu, teşkilattaki adalet duygusu.
Bu teşkilat, adalet başka bir yerde kalmadığı zaman, adalet başka bir yerde çürüdüğü zaman dahi, insanların adalet terazisini görebilmek için müracaat edeceği bir müessesedir. Öyle olmalıdır. Ve hep birlikte bu müessesede çalışan her arkadaşımızın vicdanında kendi müessesesine yönelik adalet duygusunda hiçbir zedelenme olmamalıdır. Bu sadece merkez teşkilatında başkanın yardımcılarının genel müdürlerinin çabasıyla olmaz. Bu top yekûn bu ülkenin en ücra köşesinde gören yapan ilçe müftümüzden Diyanet işleri Başkanı’na kadar hepimizi ilgilendiren bir husustur” ifadelerini kullandı.