- Konya Diyanet-Sen - https://www.konyadiyanetsen.org.tr -

Diyanet-Sen Başkanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi

[1]

Diyanet-Sen Başkanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi

Diyanet-Sen Başkanlar Kurulu Toplantısı 2-3 Aralık 2017’de Mardin’de yapıldı. Türkiye ve dünya gündemine ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı, Diyanet ve Vakıf Görevlilerinin yaşadığı sorunlar ve çözüm önerilerinin sunulduğu, istişarelerin edildiği toplantıda şu kararlar alındı:

1-Diyanet-Sen olarak başkanlar kurulumuzu Medeniyetler beşiği ve tarih boyunca birlikte yaşama kültürünün en güzel örneklerinin sunulduğu Mardin şehrimizde gerçekleştirmemizin özel bir sebebi vardır. Farklı dinlere, kültürlere ve inançlara mensup toplulukların yüzyıllardır bir arada, sulh ve bütünleşme ortamı içinde yaşayabildikleri Mardin’in bu özelliklerinin bütün ülkemize ve bütün dünyaya hakim olmasını temenni ediyoruz.

2- Kudüs; Hz. İbrahim’in, Hz. İsa’nın ve Hz. Muhammed’in ortak değeridir. İnsanlığın ve inançların ortak değeri olan Kudüs’ü Siyonizmin başkenti haline getirmek bütün dinlere ve oluşturdukları medeniyet değerlerine hakarettir. Kudüs; insanlığın ortak mirasıdır, bütün inançların temsil edildiği bir şehirdir ve öyle kalmalıdır.

3-Ne bu coğrafyada, ne de Türkiye içinde, Kürtlerle Türkleri birbirinden ayırmak mümkün değildir. Kaderleri ortak, birbirine kardeş olmuş iki halk, geçmişi birlikte inşa ettikleri gibi geleceği de birlikte kuracaklardır. Etnik kökenlerimiz, ırklarımız, kavimlerimiz, dillerimiz, mezheplerimiz, yaşam tarzlarımız, fikirlerimiz farklı olabilir ama bu ülkede hepimiz, istisnasız, tek milletiz; devletimiz, vatanımız ve bayrağımız da hepimizindir.

4- Müslüman coğrafyada yıllardır oynanan ırk, mezhep meşrep üzerinden halkların çatıştırılması maalesef zalim Batı’nın hala başvurduğu en büyük ayrıştırma metotlarından birisidir. Büyük resmi görmek ve birbirinden bağımsız olmayan Müslüman ülkelerdeki çatışma, darbe ve kaos ortamını iyi okumak durumundayız. Kaostan beslenen Batı düşüncesine inat Ümmet birliğini ve kardeşliğini inşa etme durumundayız.

5- İnsanın en temel hakkının yaşam hakkı olmasına rağmen bazı coğrafyalarda insanların Müslüman olmalarından dolayı can ve mal güvenliğinin olmadığını görüyoruz. Bütün ülkeleri ve uluslararası kuruluşları dünyanın dört bir tarafında katledilen, temel hak ve hürriyetleri ayaklar altına alınan mazlumlara el uzatmaya, bu katliamları ve hak ihlallerini bir an evvel durdurmaya davet ediyoruz.

6- Olağanüstü Hâl İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun dosyaları incelemeye başlaması, olumlu bir gelişmedir. Komisyonun hızlı ve etkin hareket etmesini adaletin tesisi, mağdurların haklarının iadesi açısından önemli buluyoruz.

7- Diyanet İşleri Başkanlığı’nda görevde yükselme sınavları rutin olarak yapılmalı, DİB çalışanlarının haklı kariyer beklentilerini karşılayacak yükselme sürecine işlevsellik ve süreklilik kazandırılmalıdır.

8- Diyanet-Sen’in 2007’den beri gündeme getirdiği Diyanet Akademisi’nin hayata geçirilmesi göreve yeni başlayacak DİB personeli açısından son derece memnuniyet verici bir gelişmedir. Özellikle din hizmeti verecek personelin akademi eğitiminden sonra göreve başlayacak olması din eğitiminin kalitesini ve sunulacak hizmetin niteliğini artıracaktır düşüncesindeyiz.

9- Diyanet İşleri Başkanlığı’nda çalışan 117.861 personelden, %49’una tekabül eden 57.659’u İlahiyat Ön lisans mezunu, ayrıca ön lisans da okuyan 15.000 personeli de göz önünde bulunduracak olursak, %50’yi geçen potansiyelle lisans tamamlamaya hazır olan Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin, eğitim seviyesinin artması, öz yeterlik algısının gelişmesi ve dış yeterliklerinin kazandırılması gerekmektedir. Bundan dolayıdır ki ısrarla kurum personelimiz için sınavsız lisans tamamlama hakkının verilmesi gerektiğini söylüyoruz.

10- Diyanet İşleri Başkanlığı’nda şuan 12 bin civarında boş kadro bulunmaktadır. Boşluk kabul etmeyen din hizmetinin daha sağlıklı bir şekilde yerine getirile bilmesi için kurumdaki boş kadroların bir an önce doldurulması gerekmektedir.

11-Diyanet İşleri Başkanlığı’nda şu anda 20 Bin civarında fahri Kur’an Kursu Öğreticisi, 2 Bin civarında vekil İmam Hatip zor şartlarda ve bir çok haktan mahrum kalarak bu hizmeti vermektedir. Kurumda çalışan 4/B, fahri ve vekil bütün personelin eşitlik ilkesi gereği kadroya geçirilmesi gerekmektedir.